Parlak ve Öylesine


güneş 
bırakıyor gülüşünü 
üzerinde, taşın 

II 
sadece bir yol 
şu tarlakuşları- 
ince bir gecede 

III 
sis, -geride kaldı 
çeviriyor yüzünü: 

bir pencere gibi 

IV 
bitti, diyor 
donan karınca. 
kış! 


evet- 
terk edilmiş bir çiçek 
yola çıkmak.